Ibn Hacer El-Askalânî’ye Nispet Edilen “El-Münebbihât” Isimli Eser Üzerine | Author : Ferhat GÖKÇE | Abstract | Full Text | Abstract :Eserlerin arastirilmadan, tetkik edilmeden müelliflere nispeti, bu eserlerin yayimlanmasi ve ilim
âlemine sunulmasi karsilastigimiz önemli problemlerden birisidir. Bunun örneklerinden birisi
IX. asrin önemli hadis âlimlerinden, Buhârî’nin el-Câmiu’s-Sahîh’inin en önemli sârihlerinden
Ibn Hacer el-Askalânî’ye (öl. 852/1449) nispet edilen “el-Münebbihât” isimli eserdir. Çesitli
baskilariyla Ibn Hacer’e nispet edilen, birçok tercümesiyle Türkiye’de pek çok yayinevi
tarafindan Ibn Hacer el-Askalânî adina basilan bu eser, medreselerin de temel hadis
kaynaklarindan birisi olarak kullanilagelmistir. Bu çalismada söz konusu bu eserin çesitli
nüshalariyla ve üzerine yapilan çalismalarla tanitimi yapilmakta, eserin nispeti incelenmektedir.
el-Münebbihât’in nispet probleminin yaninda ikinci önemli problem ise eserde yer alan
hadislerin degeridir. Eserde yer alan 221 rivâyetten 51’i Hz. Peygamber’e izafe edilen
hadislerdir. Bu arastirmada bu hadislerin tahrîci yapilmakta ve hadisler sihhat bakimindan
incelenmektedir. |
| Ashab-i Kehf Kissasi ve Içerdigi Mesajlar | Author : Hüseyin ÇELIK | Abstract | Full Text | Abstract :Kur’an kissalarinin en önemli özelliklerinden birisi de egitici olmalaridir. Ashab-i Kehf kissasi
içerisinde birçok mesajlar içermektedir. Bu kissa, hem Hz. Peygamber hem de Müslümanlar
için bir teselli kaynagidir. Allah kendisine iman eden herkesi korumus ve yardim etmistir.
Allah, kendisine inananlari farkli sekillerde koruyabilir. Hz. Musa (as) ve inananlari denizle
korudu. Hz. Peygamber ve müminleri rüzgârla korudu. Ashab-i Kehf’i de magara ile korudu.
Bu kissa; Allah’in birligine, Allah’in yardiminin hak olduguna, ölümden sonra yeniden
diriltilmenin hak olduguna, zulme ve zalime karsi mücadele etmenin gerekli olduguna, insanin
helal rizik istemesine delildir. Insan bildigi seyler hakkinda konusmali, bilmedigi seyler
hakkinda susmalidir. |
| Türk Sosyolojisinde Yeni Arayislarin Imkâni ya da Bir Çikis Yolu Olarak Erol Güngör Sosyolojisi | Author : Islam CAN | Abstract | Full Text | Abstract :Yüzyillik tarihe sahip Türk sosyolojisi, dünyada kurulan ilk sosyoloji kürsülerinden biri
olmasina ragmen yeterli düzeyde ses getirememistir. Osmanli Imparatorlugu’nun son
döneminde tanistigimiz ve devletin içinde bulundugu buhrandan kurtulmasina aracilik etmesi
beklenen sosyoloji bilimi, yeni devletin kurulusunda da önemli bir misyon yüklenmistir.
Özellikle Ziya Gökalp’in sosyolojik düsünceleri, Cumhuriyet’in sosyolojik temellerini
olusturmustur. Türkiye’de Sosyoloji, bu denli önemli bir islev görmesine ragmen, gerek
toplumumuzun sorunlarina yeterli düzeyde cevap bulamamis olmasi gerekse de taklit ve
aktarma yoluyla Bati sosyolojisine eklemlenme çabasindan dolayi, özgün bir sosyoloji anlayisi
ve gelenegini olusturamamistir. Bu durum ise sosyoloji çevrelerinde Türk sosyolojisinin
kendine yeni çikis yollari aramasi gerektigine yönelik tartismalarin baslamasina neden
olmustur. Bu çalismada Ziya Gökalp geleneginden gelen ve genç yasta kaybettigimiz Erol
Güngör’ün sosyolojik yaklasimi ve bu yaklasimin hem sosyolojimizin hem de toplumumuzun
sorunlarini asmada bir yöntem olarak kullanilabilirligi üzerinde durulacak, bu baglamda Türk
sosyolojisinin yeni çikis yollarinin imkanlari da arastirilacaktir. |
| Avrupa Yeterlilikler Çerçevesi Referans Seviyeleri Üzerinden Iletisim Egitimi: “Kirgizistan Örnegi” | Author : Hakki ISCAN; Niyazi AYHAN | Abstract | Full Text | Abstract :Sektörün talep ettigi teknik kalifiye elemana en yakin profile sahip mezunu yetistirebilmek
profesyonel sektörlerde kullanilan teknik becerilere uyum saglayan mezunlar yetistirmek ile
mümkündür.
Arastirmacilarin olusturduklari anket uygulamasi ile sektör ile üniversitelerin uyumlari
degerlendirilmistir. Bu baglamda Kirgizistan’da iletisim egitimi veren üniversitelerin sektör
tarafindan degerlendirilmesi arastirmanin genel konusunu olustururken, çalisma sektör
profesyonellerinin, iletisim fakültelerine bakislarinin belirlenmesini temel amaç olarak gütmektedir.
Bu kapsamda arastirmanin örneklemi olarak iki devlet televizyon kanali, iki de özel televizyon
kanali seçilerek kamusal televizyon kanallarindan KTR ve ELTR; özel televizyon kanallarindan
ise Kanal 5 ve NTS yöneticilerine ve uzmanlarina anket uygulamasi yapilmis, anketlerin
analizini gerçeklestirmek üzere SPSS Programindan faydalanilmistir.
Bu kapsamda Biskek’te iletisim egitimi veren üniversiteler baglaminda profesyonellerinin
puanlandirilmalari dogrultusunda Avrupa Yeterlilik Çerçevesi Referans Seviyeleri temel
alinarak bir degerlendirme yapilmis, Kirgizistan’da iletisim egitimi veren üniversitelerin güçlü
ve zayif yönleri ortaya konulmustur. |
| Nepotizmin Yenilik ve Yetenek Yönetimi Üzerine Etkisi | Author : Yavuz DEMIREL; Yasemin SAVAS | Abstract | Full Text | Abstract :Bu çalismanin temel amaci, nepotizm (kayirmacilik) ile yenilik ve yetenek yönetimi arasindaki
iliskiyi inceleyerek nepotizmin yenilik ve yetenek yönetimi üzerine olan etkisini ortaya koymaktir.
Bu amaç dogrultusunda A Ilinde faaliyet gösteren iki ayri üretim isletmesinde toplam 385 çalisan
ve yönetici üzerine bir arastirma gerçeklestirilmistir. Nepotizm, genellikle insan kaynaklari
yönetimi sürecinde ise alma, ise yerlestirme, terfi ve kariyer gelistirmede liyakatten ziyade,
yakinlik veya akrabalik derecesini dikkate alarak daha niteliksiz bireylerin degerlendirilmesidir.
Ancak nepotizmin her zaman niteliksiz bireylerin tercih edildigi anlamina gelmemesi gerekir.
Bazen nitelikli es, dost ve akrabalarin da tercih edildigi görülmektedir. Bu nedenle nepotizm hem
pozitif hem de negatif yönü olabilir. Çalismada nepotizm, aile bireylerinin rolü, aile bireyi
olmayanlarin rolü, esitlik, akraba kayirmaciligi ve profesyonellik boyutlari ile ele alinmistir.
Çalismada üzerinde durulan kavramlardan ikincisi, yenilik yönetimi kavramidir. Yenilik yönetimi,
is süreçlerinde çalisanlarin kendi kararlarini alabilmeleri, kendi yeteneklerini özgürce ortaya
koymalari, çalisanlarin sundugu fikir ve düsüncelerin karsilik bulmasi, çalisanlarin yenilik
yapabilmeleri için maddi ve manevi yönden desteklenmesine yönelik süreçlerin etkin yönetimidir.
Arastirmada ele alinan diger bir kavram ise yetenek yönetimidir. Yetenek yönetimi, çalisanlarin
sahip olduklari yetenekleri açiga çikarma ve bu yeteneklerin is süreçlerine aktarilmasi için gerekli
çabalarin en etkin bir sekilde yönetilmesidir. Arastirmada, esitlik, profesyonellik ve akraba
kayirmaciligi yenilik yönetimini olumlu etkilerken, aile bireyi olmayanlarin ve profesyonelligin
yetenek yönetimini olumlu etkiledigi belirlenmistir. |
| New Opinions Of The Kyrgyz Historical Novels | Author : Halit ASLAR | Abstract | Full Text | Abstract :A novel is a long narrative, normally in prose, which describes fictional characters and events,
usually in the form of a sequential story. History meaning "inquiry, knowledge acquired by
investigation" is the study of the past as it is described in written documents. In the former
Soviet Union, a large surge of interest in historical novels was after the 1960s. Historical novels
in the contemporary Kyrgyz literature developed after this period. “Syngan Kylych” is
supposedly the first contemporary Kyrgyz historical novel. After Kyrgyzstan gained its
independence in 1991, Kyrgyz writers began to display interest in this literary genre and started
to create mainly historical biographies describing figures who had been struggling for
independence of the Kyrgyz people in the early history of Turkistan, which was previously
abandoned by the Soviet Union policy. |
| Isgörenlerin Is ve Serbest Zaman Çatisma Düzeyleri ile Mesleki Tükenmislik ve Yasam Tatmini Iliskisi: Ankara’daki 4-5 Yildizli Otel Çalisanlari Üzerine Bir Uygulama | Author : Ali ISKENDER; Ali YAYLI | Abstract | Full Text | Abstract :Bu çalismada kullanilan is-serbest zaman çatismasi ölçegi is-aile çatismasinin bir alt boyutu
olan zaman temelli çatisma boyutundan Lin ve Wong (2007) tarafindan uyarlanmistir. Mevcut
çalisma is ve serbest zaman çatismasi ile isgörenlerin maruz kaldigi mesleki tükenmislik ve
isgörenlerin yasam doyum düzeyleri arasindaki iliskinin varligini tespit etmeyi amaçlamaktadir.
Arastirma evreni olarak Ankara’da turizm sektöründe faaliyet göstermekte olan 4 ve 5 yildizli
otel çalisanlari seçilmistir. Korelasyon analizi ile elde edilen sonuçlar neticesinde is-serbest
zaman çatismasi ve mesleki tükenmislik ve yasam tatmin düzeyleri arasinda anlamli orta ve
düsük düzeyli iliskiler tespit edilmistir. Daha sonrasinda bu iliskinin nedensellik boyutunu tespit
etmek için veriler regresyon analizine tabi tutulmustur. Buradan elde edilen sonuçlar is ve
serbest zaman çatismasinin mesleki tükenmislik ve yasam tatmin düzeylerini orta ve düsük
düzeylerde anlamli bir sekilde açikladigi belirlenmistir. Mevcut çalismada Maslach Mesleki
Tükenmislik envanteri kullanilmistir. Maslach mesleki tükenmisligi üç faktörde ele almistir.
Verilerin analizinde bu üç faktör ayri ayri analize tabi tutulmustur. Mevcut çalismada
demografik degiskenlerle ölçek ifadeleri arasindaki farkliliklari tespit etmek için ANOVA
analizi yapilmistir, buna göre isgörenlerin mesai saatleri ile is ve serbest zaman çatisma
düzeyleri arasinda anlamli farkliligin oldugu belirlenmistir. Isgörenlerin unvanlari ile yasam
doyum düzeyleri arasinda anlamli bir farklilik oldugu mevcut çalismada belirlenmistir.
Çalismada kullanilan ölçekler güvenilirlik analizi sonucu oldukça güvenilir oldugu sonucuna
ulasilmistir. Ölçek ifadelerinin normal dagilim sergiledigi basiklik ve çarpiklik degerlerinden
anlasilmistir ve daha sonrasinda arastirmada uygulanacak analiz yöntemlerine karar verilmistir. |
| Türkiye’de Çocuk Haklari Baglaminda Yapilan Lisansüstü Tezlerin Arastirma Egilimlerinin Incelenmesi | Author : Hakan DÜNDAR; Erdem HAREKET | Abstract | Full Text | Abstract :Bu arastirma, Türkiye’de çocuk haklari baglaminda gerçeklestirilmis tez çalismalarinin, çesitli
açilardan incelenmesi ve arastirma egilimlerinin belirlenmesi amaciyla gerçeklestirilmistir. Nitel
arastirma yaklasimina uygun olarak tasarlanan arastirma, betimsel desene sahiptir. Arastirma
verilerinin edinilmesinde, doküman incelemesi teknigi kullanilmistir. Bu amaç dogrultusunda
arastirmada, ölçüt örnekleme yöntemi ile belirlenen toplam 133 lisansüstü tez çalismasi
incelenmistir. Arastirma verilerinin analizi, içerik analizi teknigi ile gerçeklestirilmistir. Arastirma
sonucunda, tez çalismalarinin; genel kategorisi, konu alani, yayin yili, yayin dili, danisman kisi
akademik unvani, tezin; üniversitesi, enstitüsü, arastirma yöntemi ve deseni, örneklem türü,
örneklem seçim yöntemi, örneklem sayisi, veri toplama araçlari ve veri analiz yöntemleri açisindan
elde edilen bulgularina yer verilmistir. Arastirma sonucunda, bu bulgulara dayali olarak; konu ile
çalismalar yürüten arastirmacilara yönelik ve ilgili konu baglaminda gerçeklestirilecek yeni bilimsel
arastirmalara yönelik görüs ve öneriler gelistirilmistir. |
| Farkliliklara Saygi Ölçegi’ nin Kirgiz Kültürüne Uyarlanmasi | Author : Yücel ÖKSÜZ; Elif GÜVEN DEMIR; Cildiz MAMIROVA | Abstract | Full Text | Abstract :Bu çalismanin amaci Öksüz ve Güven (2012) tarafindan gelistirilen Farkliliklara Saygi Ölçegi’
ni Kirgiz kültürüne uyarlamaktir. Bu amaçla 2015-2016 egitim ögretim yilinda Kirgizistan
Türkiye Manas Üniversitesinde ögrenim gören 371 (205 Kadin, 166 Erkek) Kirgiz ögrenci ile
açimlayici faktör analizi, ayni üniversitede ögrenim gören 244 ögrenci ile de dogrulayici faktör
analizi çalismasi yapilmistir. Verilerin toplanmasinda Öksüz ve Güven (2012) tarafindan
gelistirilmis olan Farkliliklara Saygi Ölçegi kullanilmistir. Verilerin analizinde SPSS 16.0 VE
AMOS 24.0 paket istatistik yazilimlari kullanilmistir. Arastirma sonuçlari, Farkliliklara Saygi
Ölçegi Kirgizca formu’ nun 20 maddeden olusan 4 faktörlü bir yapi gösterdigini, bu modelin
kabul edilebilir bir uyum iyiligine sahip oldugunu göstermektedir. Arastirma sonuçlarina göre
ölçegin Cronbach Alpha katsayisinin .717 oldugu tespit edilmistir. Arastirma sonuçlari
Farkliliklara Saygi Ölçegi Kirgiz Formu’ nun Kirgiz kültüründe bireylerin farkliliklara saygi
düzeylerinin belirlenmesinde kullanilabilecek geçerli ve güvenilir bir ölçek oldugunu
göstermektedir. |
| Gazete Haberlerinde Okur Temsilcisinin Rolü Üzerine Karsilastirmali Bir Inceleme | Author : Hamza ÇAKIR | Abstract | Full Text | Abstract :Haber ile bilginin toplayicisi ve hedef kitleye ulastirma araci olarak görülen medya, temel
görevlerini yerine getirirken, tarafsiz ve dogru yayincilik hizmetini yerine getirme sorumlulugunu
tasimalidir. Basinin en önemli sorumlulugu haberi ve bilgiyi gerçege en yakin biçimde
aktarmaktir. Ancak, siyasi ve ekonomik baskilar, kurumsal ve kisisel etkenler, bireylerin en temel
hakki olan iletisim hakki ve özgürlügünün sekteye ugramasina sebep olabilmektedir. Bunlarin
önüne geçebilmek, kamuoyu karsisinda sayginligi olan bir medya yaratmak ve devlet otoritesinin
basina müdahalede bulunmasini önlemek için medyanin kendi kendini denetlemesi, yani
‘özdenetim’ ya da ‘oto – kontrol’ sistemi getirmesi önemlidir.
Türk medyasinda özdenetimi gerçeklestirmek üzere çesitli uygulamalar bulunmaktadir. Bu
uygulamalardan biri de ombudsmanliktir. Medya ombudsmanligi, medyada özdenetim ve sosyal
sorumluluk olgusunun önemli ve etkin uygulama alanlarindan biridir. Okuyucular ile gazete
çalisanlari arasinda bir denge kuran okur temsilcisi (ombudsman) son yillarda Türkiye’de giderek
yayginlasmaktadir. Okur temsilcisinin en önemli islevlerinden biri; gazete haberlerinde etik
standartlarin yükseltilmesine katkida bulunmaktir. Okurlarin gazete içerikleri hakkindaki
sikâyetlerini dinleyerek onlara kösesinde yanit veren okur temsilcisi, gazete ile okuyucu arasinda
bir köprü islevi görür. Okuyuculara yanit veren ve okuyucu sikâyetleri ile ilgili olarak gazete
çalisanlarini uyaran okur temsilcisi, haberlerin daha nitelikli bir sekilde sunulmasini ve böylece
okuyucu gözünde gazetenin sayginligini arttirmayi amaçlar. Gazete haberlerinde önemli islevler
üstlenen okur temsilcisinin söz konusu islevlerini ne ölçüde yerine getirebildigi arastirilmasi
gereken bir konudur.
Çalismamizin amaci, Türk yazili medyasinda okur temsilciligi uygulamalarinin yerini, yayginligini
ve önem derecesini ortaya koymaktir. Bunu yaparken 07 Mart – 04 Nisan 2016 tarihleri arasinda
Milliyet, Hürriyet, Cumhuriyet ve Sabah gazetelerinin okur temsilciligi köselerinde yer alan konulari
içerik analizi baglaminda inceleyerek elde edilen bulgulari degerlendirmis olacagiz. Bu
degerlendirme sonucunda Türk yazili medyasinda okuyucunun görüs ve önerilerinin ne ölçüde
dikkate alindigi veya hangi gerekçelerle dikkate alinmadigi üzerinde durmaya çalisacagiz. |
| Kisilerarasi Iletisim Sürecinde Empatinin Önemi: Kirgizistan Üniversite Ögrencileri Üzerine Bir Arastirma | Author : Tuncer ÖZDIL; Kadir YOGURTÇU | Abstract | Full Text | Abstract :Anlam ve deger üreten bir varlik olarak insan, içinde yasadigi dünyayi ve etrafindaki gerçeklikleri,
yarattigi bu anlam ve degerler üzerinden algilar. Bu algilama sürecinin en önemli faktörlerinden
biri olan egitim; bir anlam ve deger yaratma araci olarak bireyin kendi kendisinin ve sosyal
çevresinin bilincine vardigi bir süreçtir. Birey bu süreçte, benligini ve sosyal evrenini
sekillendirmektedir. Dolayisiyla egitim olgusu, tek basina belli bir mesleki formasyonun
kazandirilmasindan daha fazlasini ifade etmekte; bireyselligin insa edildigi, toplumsal meselelere
duyarliligin arttigi, dünyaya bakis açisinin genisledigi, tolerans ve hosgörünün gelistigi, empati
egiliminin sekillendigi bir ortam ve süreç olarak degerlendirilmektedir. Nitekim etkili ve saglikli
bir iletisimin en temel ilkelerinden biri empatidir. Baskasini dogru anlama ve algilama yetisine
isaret eden empati, kisilerarasi iletisim sürecinde karsilasilan pek çok sorunun da merkezinde yer
almaktadir. Bu çalismada da Kirgizistan’in baskenti Biskek’te bulunan Üniversite ögrencilerinin
empati düzeylerinin ölçülmesi hedeflenmektedir. Arastirmanin örneklemini, Kirgizistan Türkiye
Manas Üniversitesi, Orta Asya Amerikan Üniversitesi, Kirgiz Milli Üniversitesi ve Kirgiz-Rus
Slavyan Üniversitesi ögrencileri olusturmaktadir. Arastirmadan elde edilen veriler çok degiskenli
istatistiksel tekniklerle analiz edilmektedir. |
| Mekân-Kimlik Etkilesimi: Kavramsal ve Kuramsal Bir Bakis Space-Identity Interaction: a Conceptual and Theoretical Overview | Author : Sevcan GÜLEÇ SOLAK | Abstract | Full Text | Abstract :Insan-çevre iliskileri diger bir deyisle insanlarin mekânla ugrasi her ne kadar insanoglunun var
oldugu günden itibaren ortaya çiksa da akademik anlamda bu çalismalar daha yakin bir tarihte
karsimiza çikmaktadir. Insanin çevreyi algilamasiyla ilgili çalismalar 1960’lara kadar insan,
dogal çevre ve insanin dogal çevreyi ögrenmesinin ilkelerini belirleyebilmesi, yasam çevresinin
ögrenilmesi ve kodlanmasi dogrultusunda daha çok kültür cografyacilari ve mimarlar tarafindan
yapilmistir. Günümüzde ise bu çalismalar sosyolojiden edebiyata, psikolojiden kent bilimlerine
kadar birçok disiplininin ilgi alanina girerek çok boyutlu bir hâl almistir. Bu çok boyutluluk
hem kavramsal hem de kuramsal açidan bir karmasa ortaya çikarmaktadir.
Bu çalismada insan-çevre iliskilerini mekân üzerinden anlamak ve okumak için farkli disiplinler
içinde de yer alan ve konunun anlasilmasini kolaylastiracak olan algi, anlam, aidiyet,
mahremiyet, egemenlik alani, sahiplenme ve kendileme gibi kavramlar mekânla
iliskilendirilmis; mekân-kimlik etkilesimi ile ilgili çalismalara giris niteliginde bir çerçeve
olusturulmustur. Çalismanin ikinci kisminda ise olusturulan kavramsal çerçevenin üzerine
mekân-kimlik etkilesimiyle ilgili olan kuramlardan Fenomenolojik Yaklasim, Sosyo-Psikolojik
Yaklasim ve Marksist Yaklasim kentsel mekân düzleminde ele alinmistir. |
| Internet and Social Media Usage of Secondary School Students in Rural Areas | Author : H. Nur GORKEMLI | Abstract | Full Text | Abstract :With the developments in the field of technology, significant changes occurred in means of
communication. Rapid extension of internet access across the world made it possible for people to
communicate each other without time and space limitations. Especially the innovative Web 2.0
technologies, which evolved in the beginning of millennium, made people possible to create and
share their own contents. Today, people in all age groups across the world increasingly use internet
and social media for several purposes and this development opened the door for new research
activities to scholars. Various studies showed that with some geographical and demographical
differences, it could be said that internet usage was increasing rapidly in almost everywhere in the
world. Based on the argument that internet and social media usage could vary across people with
different demographical features, this study was conducted to understand social media and internet
usage of secondary school students from three different schools located in rural areas of the city of
Konya. Survey was applied to secondary school students whose ages differed from 10 to 15. The
schools were in villages, located 37– 87 kilometers far from Konya’s city center. Data collected from
students were analyzed with SPSS program. Students’ access to the internet, duration of their
internet and social media usage, their social media preferences were interpreted in terms of
demographical features and the educational background of the family of the students. No statistically
significant relations were found between sex and internet usage, and between family’s education
level and internet usage; however, statistically significant relations were found between sex and
purpose of internet usage. |
| Kirgizistan’da Göç ve Göçün Nedenleri Üzerine Degerlendirmeler | Author : Hayati BESIRLI; Serdar GERI; Ali ÜNAL; Erdal AKSOY | Abstract | Full Text | Abstract :Içinde yasadigimiz yüzyilda en önemli olgulardan biri olarak karsimiza göç çikmaktadir. Tüm
toplumlarda farkli boyutlarda karsimiza çikan göç hareketleri hem toplumsal degisimlerin sonucu ve
hem de degisimi yaratan bir olgudur. Göç Kirgizistan’da da sosyo-kültürel ve sosyo-ekonomik
hayatin sekillenmesinde önemli bir rol oynamaktadir. Kirgizistan, hem iç göç hem de dis göç
hareketleri yogun olarak yasanmakta ve toplumsal yapiyi derinden etkilemektedir. Ülkenin kapitalist
ekonomiye geçis sürecinde, ekonomik ve parlamenter sistem içindeki politik yeniden yapilanmasi
ülkenin yogun göçmen nüfusu karakteri göstermesinde belirleyicidir. Bu kapsamda Kirgizistan’da
göçün ekonomik, toplumsal hayata etkilerinin degerlendirilebilmesinin için, göç hareketlerini ve
göçmen nüfusun durumunu tespit eden kapsamli veri üretilmesi gereklidir.
Bu çalisma göçün Kirgizistan’in sosyo-ekonomik ve sosyo-kültürel yapisina etkisini tespit
etmeye yöneliktir. Çalisma kapsaminda nicel veri toplama sürecinde hedef kitle olarak 15 - 64
yas grubu alinmis ve buna bagli olarak 99 güven düzeyinde 3% hata payinda 1848 kisilik bir
örneklem hesaplanmistir. Bu örneklem tabakali olarak Batken, Celal-Abad, Issik-Göl, Narin,
Os, Talas, Çüy bölgelerine ve agirlikli olarak da Biskek ve Os sehrinden veri toplanmistir.
Toplanan veriler istatistiksel programlarla analiz edilmistir. |
|
|