Polar Science Diplomacy of Türkiye | Author : Ebru Caymaz, Burcu Özsoy | Abstract | Full Text | Abstract :Bilim ve dis politikanin kesisim noktasinda yer alan bilim diplomasisi kavrami, devletler arasinda ikili ve çok tarafli bilimsel is birliklerine ortak bir zemin sunma potansiyeli nedeniyle küresel iklim degisikliginin olumsuz etkilerine paralel olarak son yillarda siklikla gündeme gelmektedir. Bilim diplomasisinin kavramsallasmasini Antarktika Antlasmalar Zirvesi’ne dayandiran görüsler nedeniyle öncülleri, boyutlari ve uygulama usullerine yönelik gerçeklestirilen güncel çalismalarda konunun daha kapsamli ele alinabilmesi için tarihsel perspektifin önemi vurgulanmistir. Türkiye’nin kutuplara yönelik bilimsel arastirmalarina tarihsel perspektiften bakildiginda ise kutup arastirmalarina yönelik ilgisinin 1932 ve 1933 yillari arasinda 34 devletin katilimiyla düzenlenen 2. Uluslararasi Kutup Yili’na dayandigi görülmektedir. Bu minvalde çalisma kapsaminda tarihsel arastirma yöntemi kullanilarak T.C. Cumhurbaskanligi Devlet Arsivleri Baskanligi’nda yer alan resmi dokümanlarin yani sira söz konusu dokümanlarda elde edilen bulgularin isiginda kutup arastirmalarina katki saglayan Meteoroloji Genel Müdürlügü ve Harita Genel Müdürlügü gibi çesitli kurumlarin arsivleri de taranarak bütüncül bir bakis açisiyla Türkiye’nin kutup bilim diplomasisi sürecine isik tutulmaya çalisilmistir. Bu çalismanin amaci; basarili bir kamu diplomasisi faaliyeti olarak yürütmekte oldugu kutuplara yönelik bilimsel arastirmalarina 2017 yilinda Istanbul Teknik Üniversitesi (ITÜ) bünyesinde Kutup Arastirmalari Uygulama ve Arastirma Merkezi (PolReC)’in kurulmasiyla yaptigi atilim sonrasinda 2019 yilinda Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Arastirma Kurumu (TÜBITAK) bünyesinde Kutup Arastirmalari Enstitüsü (KARE)’nin kurulmasiyla kurumsal bir nitelik ve ivme kazandiran Türkiye’nin, kutup bilim diplomasisi potansiyelini gelistirmesine katki saglamaktir. |
| Ülke, Ürün ve Lider Imaji Ekseninde Türk Vatandaslarinin Rusya ve ABD Algisi: Karsilastirmali Bir Saha Çalismasi | Author : Ibrahim Halil Yasar, Yusuf Zafer Can Ugurhan | Abstract | Full Text | Abstract :Ülkelerin imaji küresel rekabet kosullari baglaminda giderek üzerinde daha fazla durulan bir çalisma konusu olmaktadir. Nitekim küresel rekabet içinde ülkelerin turist, yatirim ve kalifiye insan gücünü çekmeleri ve benzerleri arasindan kendi ürünlerinin tercih edilmesini saglayabilmeleri oldukça önemlidir. Bu çalisma ülke, ürün ve lider imajlarindan hareketle Rusya ve ABD’nin Türk vatandaslari nezdinde nasil algilandiklarina odaklanmistir. Diger taraftan çalismada ülke, ürün ve lider imajlarinin siyasal ilgi açisindan da bir degerlendirmesi yapilmistir. Nicel arastirma yönteminden hareket ederek kesitsel tarama modelini kullanan bu çalismadaki veriler, amaca uygun örnekleme yöntemiyle ulasilan 461 kisiden toplanmistir. Sonuçlar, ülke imaji açisindan her iki ülkenin bilissel ülke imajinin olumlu ve duyussal ülke imajinin olumsuz algilandigini göstermistir. Öte yandan, ürün imajlari açisindan iki ülkenin de olumlu bir imaja sahip oldugu tespit edilmistir. Lider imaji açisindan hem Vladimir Putin’in hem de Joe Biden’in olumsuz bir imaja sahip oldugu dikkat çekmistir. Siyasal ilgi düzeyi yüksek olan katilimcilarin siyasal ilgi düzeyi düsük ve orta olan katilimcilara kiyasla her iki ülke için de ülke, ürün ve lider imajlari algilarinin daha yüksek oldugu tespit edilmistir. Son olarak, lider imaji kapsaminda Joe Biden’a kiyasla Vladimir Putin’in hem liderlik özellikleri hem de liderlik yetkinligi açisindan daha olumlu bir imaja sahip oldugu belirlenmistir. |
| ABD MEDYASINDA BAYRAKTAR TB2 INSANSIZ HAVA ARACI HAKKINDA YAYIMLANAN HABERLERIN KAMU DIPLOMASISI BAGLAMINDA INCELENMESI | Author : Ibrahim Ethem Erdinç | Abstract | Full Text | Abstract :Bu arastirmada Türkiye’de üretilen Bayraktar TB2 Silahli Insansiz Hava Araci (SIHA) Sistemi’nin ABD merkezli medya kuruluslari tarafindan hangi baglamda haberlestirildigi incelenmistir. Bu amaçla, The Wall street Journal ve The Washington Post gazeteleri ile Forbes ve Foreign Affairs dergilerinin 1 Temmuz 2020 - 2021 tarihleri arasinda yayimlanan dijital sürümlerinde “armed drones’ anahtar kelimesiyle yapilan arama sonucu ulasilan Bayraktar TB2 SIHA’lara iliskin haberler, betimsel analize tabi tutulmus ve kamu diplomasisi baglaminda yorumlanmistir. Türkiye’de üretilen silahli insansiz hava araçlari stratejik açidan gerek Türkiye-ABD iliskileri baglaminda gerekse daha genis kapsamli uluslararasi iliskiler baglaminda askeri, siyasi ve ekonomik sonuçlar dogurmaktadir. Bu sonuçlarin uluslararasi çapta faaliyet gösteren ABD merkezli medya kuruluslari tarafindan hangi baglamlarda haberlestirildigini, bir baska ifadeyle nasil çerçevelendigini betimleyerek analiz etmek Türkiye’nin uluslararasi topluma dönük olarak sürdürdügü kamu diplomasisi faaliyetlerinin planlanmasinda ufuk açici olmasi bakimindan önemlidir. Yapilan analiz sonucunda, incelenen haberlerde bes ortak konunun ön plana çiktigi görülmüstür. Bunlar, Bayraktar TB2 SIHA’larin sonuca etki eden oyun degistirici rolü, hava savunma sistemleri karsisindaki üstünlügü ve buna bagli olarak yeni bir savas konsepti olusturmasi, düsük maliyetle üretilmesi ve son olarak rekabetçi avantajlara dayali bir ihracat potansiyeline sahip olmasidir. |
| Türkiye: Infrastructure Provider for Africa with Benevolence | Author : Gökhan Tekir | Abstract | Full Text | Abstract :Africa emerged as a region to which Türkiye has engaged enthusiastically since 2003 when the Justice and Development Party came to power. Although Türkiye’s policy in Africa has many dimensions such as political, economic, religious, and cultural, this study focuses on its infrastructure investments. This paper argues that Türkiye’s commitment in infrastructure development in Africa is related with the President Erdogan’s grand narrative of “The World is Bigger than Five” in Turkish foreign policy. Türkiye is not interested in material gains in the continent but it seeks to elevate and mobilize the African states in its endeavors to reform the current world order and to build a fairer world. Türkiye brands itself as a benevolent enterprising actor in Africa. This study deals with Turkish infrastructure practices and the President Erdogan and other officials’ emphases on mutual gain and equal partnership in the projects in Africa. It also includes the infrastructure activities of Türkiye’s main competitors on the continent, China and France. While China engages in debt-trap diplomacy characterized by gaining stakes in shares of the infrastructures in exchange of writing off debts, France seeks to maintain its hegemonic status on the continent through infrastructure investments. Türkiye differs itself from these actors with its sincere statements and responsible investments on the continent, raising its image among the African population. |
| Türkiyenin Kamu Diplomasisi Araci Olarak Sinema Faaliyetleri 1923,1945 | Author : Melih Duman | Abstract | Full Text | Abstract :Dünyanin hizla küresellestigi son yüzyillik dönemde yasanilan teknolojik atilimlar, devletlerin ülke içerisinde ve disarisinda politika üretimlerine yönelik önemli degisiklikler meydana getirmislerdir. Medyanin Soguk Savas döneminde artan gücü, politikada önemli bir unsur haline gelen kamuoylarini çok daha ileri noktaya tasimistir. Savasin getirdigi yikim devletlerin, sert-kaba güce dayanan politikalar yerine yumusak güce dayanan politikalar üretmesini gerektirmis, bu durum ise devletlerin dis politikalarinda diger devletleri ve onlarin kamuoylarini dikkate almalarini zaruri kilmistir. Bloklar arasinda sicak çatismanin yerini alternatif araçlarin aldigi 1945 sonrasindaki dönemde Amerika Birlesik Devletleri’nden (ABD) baslayarak tüm ülkeler yeni bir nüfuz mücadelesi alani olarak kamu diplomasisine yönelmislerdir. Türkiye, yasanan degisimden çok daha önce 1923 yilindan itibaren ülke sinirlari içerisinde yasanilan degisimi aktarmak, ülkenin tanitimini yapmak amaciyla dis propaganda, tanitma isimlendirmeleriyle kamu diplomasisi faaliyetleri gerçeklestirmistir. Sinemanin manipülatif gücü, Türkiye’nin ülke tanitimini gerçeklestirmek için sinemaya yönlendirmis, 1923-1945 yillari arasinda ülke imaji amaciyla sinema konusu önemli bir faaliyet olarak ele alinmistir. Çalisma bu çerçevede Türkiye’nin erken sayilabilecek döneminde ülke imaji, ülke tanitimi için kamu diplomasisi araci olarak sinemayi nasil degerlendirdigini, hangi kurumlar üzerinden süreci kurguladigini analiz etmektedir. Çalisma, Türkiye’nin kamu diplomasisi amaciyla kullandigi dokümanter filmleri ve yurt disinda hangi ülkelerde izlettirildigi, ayrica sinema bahsi üzerinden kamu diplomasisini eksik yönlerini degerlendirmektedir. |
| Covid-19 Pandemisi ve Türkiye’nin Kamu Diplomasisi Uygulamalari | Author : Arif Behiç Özcan, Ahmet Samet Tokdemir | Abstract | Full Text | Abstract :Covid-19 pandemisi, 2019 yilinin son günlerinde ilk kez Çin’in Wuhan sehrinde görülen ve kisa süre içinde tüm dünyayi etkisi altina alan küresel bir saglik krizi haline gelmistir. Devletler pandemiyle mücadele sürecinde ülke içinde aldiklari saglik tedbirlerine ek olarak dis politika alaninda da bu küresel kriz sürecini yönetmek için çaba harcamislardir. Krizin uluslararasi alanda yönetimi devletlerin farkli dis politika araçlarina basvurmalarini gerekli hale getirmis ve geleneksel diplomasisinin yani sira kamu diplomasisi uygulamalarinin da ön plana çikmasina neden olmustur. Teorik olarak çok uzun vadeli sonuçlar almaya odaklandigi düsünülen kamu diplomasisi, Covid-19 pandemisinin yol açtigi olaganüstü sartlar altinda kisa vadeli sonuçlara ulasmak amaciyla kullanilmistir. Bu çalismanin amaci Türkiye’nin Covid-19 sürecinde dünyanin farkli bölgelerine yaptigi saglik yardimlarini ve bu yardimlarin neden ve sonuçlarini incelemek degildir. Çalismanin amaci Türkiye’nin kamu diplomasisi araçlarini kullanarak, bu küresel kriz sürecinde aldigi tavri dünya kamuoyuna duyurma girisimlerini analiz etmektir. Bu analizin merkezinde ise Cumhurbaskanligi Iletisim Baskanligi, Disisleri Bakanligi ve Saglik Bakanligi’nin çalismalari yer alacaktir. |
| Ülke Markalama Baglaminda Türkiye’nin Egitim Diplomasisine Yönelik Bir Degerlendirme | Author : Ercan Akar, Muharrem Gürkaynak | Abstract | Full Text | Abstract :Markalama çalismalarinin kamu diplomasisi ile birlikte ele alinmasi, farkli alanlara yönelik açilimlari beraberinde getirmektedir. Bununla birlikte her devlet egitime önem vermekte ve egitim araciligiyla cazibesini artirarak nüfuz olusturmak istemektedir. Günümüzde egitimin, neo-liberal politikalarla degerlendirilmesinden dolayi giderek büyüyen ve rekabetçi bir pazarin olustugu uluslararasi egitim, ögrenci degisimi vb. faaliyetler, artik egitim diplomasisi çerçevesinde ele alinmaktadir. Egitimin marka degerinin farkina varan devletler, egitim diplomasisi kapsaminda stratejiler gelistirmekte ve dünya kamuoyuna yönelik kisa-orta-uzun vadeli, çok boyutlu iletisim kanallari açmak istemektedir. Son yillarda Türkiye’nin de egitim diplomasisi faaliyetlerinin arttigi gözlenmektedir. Bu çalismada, kamu diplomasisi ve ülke markalama baglaminda egitim ele alinmakta; bu alanda öne çikan ülkelerin egitim diplomasisi açisindan ülke markalari analize tabi tutulmakta ve Türkiye’nin egitim diplomasisi faaliyetlerinin ülke markalamadaki rolü tartisilmaktadir. Ayrica çalismada, yeni, özgün bir egitim diplomasisi tanimi yapilmakta, egitim diplomasisinin kapsamina yönelik önerilerde bulunmak ve ülke markasina yönelik analiz gelistirmek suretiyle literatüre katkida bulunulmaktadir. Çalisma sonucunda; Türkiye’nin egitim diplomasisi faaliyetlerinin hem niceliksel hem niteliksel olarak gelismekte oldugu; mevcut bölgesel ve küresel sorunlara ragmen Türkiye’nin ülke markalamada egitim diplomasisinden faydalanmasi açisindan potansiyelinin ve firsatlarinin var oldugu; egitim diplomasisi faaliyetleri ile Türkiye’nin bir egitim merkezi olarak taninmasinin ülke markasina katkisi olacagi bulgusuna ulasilmaktadir. |
| TURIZM DIPLOMASISI KAPSAMINDA KENT MARKALAMA: DIJITAL ÇAGDA MÜZELER BIR KENTIN MARKALASMASINA NASIL KATKI SAGLAR? | Author : Burcu Zeybek, Ilknur Öztürk | Abstract | Full Text | Abstract :Kent markalasmasi, kentin tüm pazarlama süreçleri sonucunda olusan markaya isaret etmektedir, yani bir kentin ilgili kurumlarinin tasarladigi tüm iletisim süreçlerini de kapsamaktadir. Turizm ise bir ulusun, ülkenin ya da kentin uluslararasi imaji üzerinde büyük etkisi olan baska pek çok alani da biçimlendirebilen bir sektördür. Dijital dönüsümle birlikte bir marka, kentin bilinirligini arttirmak ve ziyaretçi erisimini genisletmek amaciyla sosyal medya pazarlamasi; kullanicilarin çesitli sosyal aglarda paylastiklari içerikleri üretmeyi hedeflemektedir. Bu hedef kentlerin olumlu bir izlenim yaratmasi ile turizm potansiyellerini arttirarak turizm diplomasisinin bir parçasi haline gelmesinin de gerekçesi olmaktadir. Kentler, ülkenin ve halkin yararina olacak sekilde kültür ve sanata iliskin sahip olunan kaynaklari korumak, sergilemek ve kente ziyaretçi çekmek misyonu ise müzeleri ön plana çikarmaktadir. Bu çerçevede turizminin rekabet gücünü arttiran kurumlar olarak müzelerin sadece degerli eserlerin korunup saklandigi mekanlar olmadigi, tanitma, egitme, ögretme, deneyim sunma olanaklari da sundugu göz önünde tutulmalidir. Kentlerle özdeslesen müzelerin, sanal tur deneyimi sunmasi, müzelerin sosyal ag paylasimlarina konu olmasi, müzelerde yapay zekâ ile gezilebilen dijital eserlerin gösterilmesi gibi çesitli yenilikçi uygulamalar, müzelerin kentlerde gezilebilecek destinasyon olarak belirlenmesini ya da müzelerin kentleri gezilebilecek yerler olarak isaret etmesini, kentin dikkat çekmesini ve ziyaret edilme potansiyelini arttirmasiyla önemlidir. Bu dogrultuda çalisma içinde yumusak güç kaynagi olarak turizm ve kent markalama kavramlari açiklanmis, müzelerin dijitallesmesinin kentlerin turizm potansiyeli ile iliskisi ortaya konulmustur. Turizm diplomasisi içinde kent markalama ve müzelerin konumuna iliskin öneriler getirilmistir. |
| The Role of Antalya Diplomacy Forum in International Relations in the Perspective of Conference Diplomacy | Author : Recep Sehitoglu, Erdem Eren | Abstract | Full Text | Abstract :Uluslararasi Iliskiler disiplininin ortaya çikis tarihi hemen hemen I. Dünya Savasi’nin yasandigi yillara dayanmaktadir. Çünkü bu disiplin özelinde üniversitelerde kürsülerin açilmasi özellikle 1918 sonrasi yillara uzanmaktadir. Dolayisiyla bu disiplinin ülkeler arasindaki münasebetlere sirayet etmesi ve dünya üzerinde gözle görülür hale gelmesi süphesiz diplomasi çabalariyla mümkün olmustur. Bir uluslararasi siyaset, ilaveten bir uluslararasi hukuk iletisim süreci olarak nitelendirilen diplomasinin özünde ülkelerin birbirleriyle varsa mevcuttaki problemleri hususunda münasebet kurmak ve bu baglamda kendi ülke menfaatleri dogrultusunda kazanilabilecek maksimum kazanci elde etmek yatar. Dolayisiyla bu kazancin çabalari ise duruma ve ülkeler arasi münasebetlerin boyutuna göre degisiklik arz etmektedir. Bugün uluslararasi iliskiler disiplininde sikça kullanilan diplomasi çabalarini; zirve diplomasisi, ikili diplomasi, çoklu/çok boyutlu diplomasi, kültürel diplomasi, parlamenter diplomasi, konferans diplomasisi yani kamu diplomasisi seklinde siralamak mümkündür. Bu baglamda bu makale bahse konu diplomasi çabalarindan biri olan konferans diplomasisinin bir yumusak güç unsuru olarak kamu diplomasisi boyutunu tartismaktadir. Bu diplomasi türünü önemli kilan husus iki dünya savasi arasinda sikça kullanilmasidir. Dünya savaslari sonrasinda her ne kadar bu diplomasi türüne basvurma sikligi azalsa da günümüzde özellikle problemli cografyalarda halen daha etkin bir sekilde kullanildigi görülmektedir. Öte yandan dünya savaslari sirasinda sikça büyük devletler tarafindan basvurulan bir diplomasi türü olan konferans diplomasisinde genellikle büyük devletler çikarlari dogrultusunda kazançlar elde etmistir. Buradan hareketle bu çalismada ilk olarak kamu diplomasisi çerçevesinde konferans diplomasisinin diplomasideki yeri ve önemine dair bir tartisma yapilmistir. Daha sonra konferans diplomasisinin uluslararasi iliskiler disiplini çerçevesinde dünyadaki örnekleri irdelenmistir. Ardindan ise Türkiye Cumhuriyeti devletinin bir konferans diplomasisi örnegi olarak uluslararasi iliskiler disiplinine kazandirdigi Antalya Diplomasi Forumu’nun bu disiplin özelindeki konumuna dair bir açiklama getirilmis ve sonuç bölümünde ise bu Forum’un sahip oldugu role dair bir degerlendirme yapilmistir. |
|
|